Sayfa 1 / 6

Kıymetli okuyucularım;
söz uçar, yazı kalır ata sözümden yola çıkarak, hiçbir şekilde unutulmaması gereken OYAK çalışanlarının, anayasal düzeni yıkmak, silahlı terör örgütlerine maddi destek sağlamak, silahlı terör örgütleriyle işbirliği, suç işlemek için örgüt kurmak, terör örgütü mensubu olmak, Türkiye Cumhuriyeti Devletini ortadan kaldırmak, kanlı danıştay katliamı, ABD CİA bağlantılı şirketten casusluk dinleme aletleri almaları gibi bulaştığı tüm terör suçlarını tek tek yayınlayıp, gün yüzüne çıkarıp yargı önünde hesap soracağız.
2011 yılında 300 bin TSK rütbeli personelin birikimi olan 122 milyon doların FETÖ STÖ’ne HİMMET adi altında peşkeş çekilmesinin hesabı, 2001-2002-2003 yıllarında ABD-CİA bağlantılı şirketten 50 Milyon Dolar verip dinleme aletleri almalarının hesabı, OYAK FETÖ imamı coşkun Ulusoy ve avanesinden aynı zamanda bugüne kadar bu terör suçundan dolayı OYAK-FETÖ imamı coşkun Ulusoy ve yandaş-yalaka örgüt üyelerinden, haklarında suç duyurusunda kasıtlı bulunmayan şuan ki OYAK çalışanlarından yargı önünde TÜM MAL VARLIKLARINA EL KONULARAK hesap sorulacaktır.
300 bin TSK rütbeli personelin birikimlerini terör örgütlerine-vakıf-cemaat-tarikatlara peşkeş çeken kim varsa önce tüm mal varlıklarına el konulacak, sonra yargı önünde hesap verecek. Gazeteci Mustafa BIYIK
2001 yılı 41. OYAK Genel Kurul Gizli Toplantı Tutanakları
BAŞKAN • Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Selçuk SAKA'yı, sunuş konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet ediyorum.
Buyurun Sayın Başkan.
YÖNETiM KURULU BAŞKANI (E) KORG. Y. SELÇUK SAKA • Sayın Bakanım, Değerli Komutanlar, Değerli Konuklar, Genel Kurulun Değerli Üyeleri, Değerli Çalışma Arkadaşlarım, TRT ve Basının Değerli Temsilcileri;
Ordu Yardımlaşma Kurumu'nun Yönetim Kurulu adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. 41. Olağan Genel Kurul Toplantısı'na hoş geldiniz. Sizlere, 2000 yılı faaliyetleri ve 2001 yılı hedefleriyle ilgili özet bilgi sunmak üzere huzurlarınızdayım.
OYAK'ın gerçekleştirmiş olduğu hizmetlere ilişkin açıklamalara geçmeden evvel, ülkemizde ve dünyada vuku bulan ekonomik gelişmelere kısaca temas etmek istiyorum.
Bilindiği üzere, Hükümet tarafından Aralık 1999'da uygulamaya konulan ekonomik program çerçevesinde, 2000 yılı içerisinde enflasyon ve faiz oranlarında belirgin düşüşler yaşanmıştır. Toplumun büyük kesiminden destek görmüş olan bu program neticesinde, makro ekonomik göstergelerde düzelmeler görülmüştür.
Ülke açısından çok önemli olan özelleştirme sürecinde bazı gelişmeler yaşanmış, bankacılık sisteminin sağlıklı bir yapıya kavuşturulmasına, bankaların disiplin altına alınmasına olanak sağlayacak düzenlemeler yapılmaya çalışılmış; buna karşın, ekonomideki aksaklıkları giderebilmek için gerekli olan yasal ve yapısal düzenlemelerin bir kısmı gerçekleştirilebilmiştir. Ancak, bütün bu gelişmeler yanında, 2000 yılının Kasım ve 2001 yılının Şubat aylarında yaşanan ciddi ekonomik krizler üzerine, programdan vazgeçilmek zorunda kalınmış; bunun yerine, dalgalı kur sistemini esas alan ve revize edilen hedefler doğrultusunda yeni bir programın yürürlüğe konulması çalışmaları başlatılmıştır.
Sevinerek belirtmeliyiz ki, Kasım 2000 ve Şubat 2001 aylarında meydana gelen ekonomik krizlerin oluşturduğu tüm olumsuz gelişmelere karşın, üyelerimize olan yasal ve sosyal yükümlülüklerimiz herhangi bir aksama olmadan yerine getirilmiştir.
Kurum, 2000 yılında gerçekleştirdiği faaliyetler sonucunda, varlık ve parasal açıdan reel anlamda büyüme kaydetmiştir.
Hükümet tarafından uygulanan ekonomik program çerçevesinde oluşan makro ekonomik göstergelere bakıldığında, 2000 yılında düşme eğilimine giren enflasyonun üzerinde nema sağlayacak bir aktuaryel kar hedefine de ulaşılmıştır.
Elde edilen kazancın büyüklüğü, Kurum kaynaklarının, değişen ekonomik trendler içerisinde verimli bir şekilde değerlendirildiğinin açık bir göstergesidir. Gelinen bu nokta, Yönetim olarak bizi elbette sevindirmektedir; ancak, bugünkü görevlerimizi layıkıyla yerine getirme gayretlerini sürdürürken, gelecek kuşakların da OYAK'ın hizmet ve olanaklarından en tatminkar bir düzeyde yararlanabilmelerini sağlayacak imkanları yaratmanın önemi ve önceliğinin bilincindeyiz.
Açıktır ki, sosyal güvenlik sistemlerinin varlıklarını sürdürebilmeleri, üyelerin sağladığı katkıların aktuaryel dengeyi koruyacak şekilde değerlendirilmesiyle ve idaresiyle doğrudan ilgilidir.
Üyelerimizin Kurum'dan beklentilerini biliyoruz ve bu hususta duyarlıyız. Bu beklentileri karşılayabilmenin gayreti ve arayışı, Yönetimimizin sürekli gündemini oluşturmuştur.
Üyelerimizin Kurum'a olan güvenini ise fevkalade önemsiyoruz. Güvenin olmadığı ortamlarda başarılı olmanın mümkün olmadığının da bilincindeyiz. Kurum'a olan güvenin devamını, Kurum'un büyümesi, güçlenmesi, işlevlerini, yükümlülüklerini daha üst düzeylerde yerine getirmesi için en büyük destek olarak görmekteyiz.
ilgili yasal mevzuat ve Genel Kurul kararları, Kurum'un idaresinde ve gelişmesinde doğal olarak belirleyici unsurlar oluşturmuştur ve oluşturmaya da devam edecektir.
2000 yılı faaliyetleri ve 2001 yılı hedeflerine ilişkin açıklamalara geçmeden evvel, Kurumumuz tarafından geçen Genel Kurul Toplantısı sonrasında uygulamaya konulan ve önemli olarak değerlendirdiğim iki konuya da tekrar değinmek istiyorum.